Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Belediye Meclis toplantısında Oyak/Erdemir yönetimine tekrar çağrıda bulundu, “Oyak/Erdemir masaya gelirse sorunlar 2 saatte çözülür” dedi. Posbıyık “Daha çok raunt var arkası gelecek” uyarısı yaptı.
Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, Temmuz ayı meclis toplantısının ikinci oturumunda Oyak/Erdemir yönetimine “masaya gelin” çağrısında bulundu.
Belediyenin Erdemir’e karşı uyguladığı hukuki müeyyideler üzerine Zonguldak İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararının normal bir süreç olduğunu söyleyen Başkan Halil Posbıyık, “Biz davamızda haklıyız, hukuka ve adalete güveniyoruz” dedi.
“TOKER BEYE İNANDIK, GÜVENDİK AMA BİZİ YANILTTI”
Başkan Posbıyık, şunları söyledi:
“Oyak/Erdemir’e karşı çok samimi davranıyoruz, samimi davranmaya da devam ediyoruz. Ama onlar 5 sene evvelki dönem var zannediyorlar. ‘Ereğli halkının demokratik haklarını geçmişte olduğu gibi Belediye aramaz’ zannediyorlar. Gelişigüzel, yasal olmayan işlere girişiyorlar. Daha evvelki mecliste de söylemiştim. Toker bey beni davet etti İstanbul’a, bir restoranda bir araya geldik. 3’üncü şahıs da vardı yanımızda çok samimi görüşmelerimiz oldu. ‘Yerden göğe kadar haklısın’ dedi. ‘Söz veriyorum, 2 günde bu işleri çözeceğim’ dedi. Biz de, inandık, güvendik ama bizi yanılttı. Aradan aylar geçmesine rağmen, hiçbir cevap alamadık. Şimdi bir kez daha OYAK’a çağrı yapıyorum. OYAK’ın beni şu anda izlediğini biliyorum. Benim tüm meclislerimi izliyor, videoya alıyor. Şehir dışına çıktığımda hangi şehre gittiğimi biliyor, hangi otelde kaldığımı tespit ediyorlar. Allah razı olsun, beni çok sevdikleri için tahmin ediyorum, beni her yerde takip ediyorlar. Onun için net bir şekilde bir kez daha söylüyorum. Son dakika haberi geldi, Erdemir’e açtığımız ceza müeyyidelerinden yürütmeyi durdurma kararı gelmiş. Yürütmeyi durdurma kararı çok doğal bir iş. Çünkü hakim beyin haklı olarak istediği bir takım bilgiler var. Çünkü bu şikayet dilekçesini yazan Erdemir’in en üst noktasındaki Hukuk Direktörü gelişigüzel laflar yazmış. ‘Yapı sınırlarında hata var’ diyor. Sen nereden biliyorsun. ‘Yerinde inceleme yapılmamış’ diyor. Dört buçuk ay tesisatlarla, bilgisayarlarla fabrika içinde incelemeler yaptık. ‘Devlet zamanında yapılan yapılar’ diyor, ‘o zaman ruhsat alındı’. Evet, Erdemir devlette iken Kok fabrikasına ruhsat almışlardı, kanunsuz hiçbir işleri yok. 2009 metrekare alana ruhsat alınmış. Sen bunun yanına 19 bin metrekare kaçak ilave etmişsin. Bir evvelki ruhsat hükümsüz hale geldi.
Örnek mi istiyorsun. TMS, CBS buralarda böyle. Birinci Yüksek Fırın Ayşe’ye yaptığınız ilavelerle ruhsatları hükümsüz hale getirdiniz. Öyle mesnetsiz laflarla yola çıkmayın. Sonra sadece birincisinden bahsediyorsunuz. Sizin iddianıza göre 139 milyon, bizim iddiamıza göre 143 milyon. OYAK Yönetimi sadece bunu biliyor. Ulusal basına çıkınca KAP’a bunu bildiriyor. Daha sonrakileri KAP’a niye bildirmediniz. 16.6.2020’de bir encümen kararı daha var, yüklü bir ceza daha var. Bunu KAP’a niye bildirmediniz avukat bey size soruyorum. OYAK yöneticileri size söylüyorum, 23.6.2020’de 3’üncü ceza geldi, KAP’a niye bildirilmediniz. 30.06.2020’de kesilen cezayı niye KAP’a bildirmediniz. İlla bunu ulusal basına mı bildirmemiz lazım KAP’a bildirmeniz için. OYAK Genel Kurulu’nda büyük tepkiler aldınız, bir de bunları bildirirsek iyice zor durumda kalırız diye mi bildirmediniz.
-BENİ FRANKEŞTAYN GİBİ GÖRÜYORLAR-
Adalete güveniyoruz, neticeyi alacağız, Yürütmeyi durdurma kararı alındı. Hakim beyin bize soracağı sorular var. Bunlara cevap vereceğiz. Bizim her şeyimiz açık ve net. Toker bey iki günde çözerim demişti. Sizi barışla toplantı masasına çağırıyorum. Ben de olmayacağım korkuyorsanız. Beni Frankeştayn gibi görüyorlar. Teknik elemanınızı gönderin, siz de zor durumda kalmazsınız. İki saatte bunu çözeriz ama siz masaya gelmiyorsunuz. Masaya gelin bu işi çözelim. Daha arkada neler var neler? Sayın Avukat, o dilekçeyi yazan avukat. ‘Biz elektriği kendi öz üretimimizden üretiyoruz’ demiş. Satın almıyor musunuz? Gelin masaya bizim parada gözümüz yok. Bizim için yazı yazmış, ‘Halil Posbıyık’ın parası yok, maaşları ödeyemiyor’ demiş. Senin OYPA’ya ödediğin maaşlardan daha fazla ödüyorum ben. İkramiye de ödüyorum. İnsanlar, eskiden Erdemir’e girmek için çalışırlardı, şimdi belediyeye girmeye çalışıyorlar. Benim paraya ihtiyacım yok, adalete ihtiyacım var. Ereğli’ye tepeden bakma eylemine karşı gelişim var.
-DAHA ÇOK RAUNT VAR, ARKASI GELECEK-
Avukat ‘öz üretiminden üretiyoruz’ demiş, biz satın aldığını ispat ettik. Avukata yazık değil mi? Bu cezalarda zora gireceksiniz. Size izaha davet yazısı gönderdiler. Bunun süresini bekliyoruz. Dosyaları ortaya çıkaracağız. Bundan sonra daha çok rauntlar var. Arkası gelecek.
-FABRİKA İÇİNDEKİ KAÇAK YAPILARI TEKRAR TESPİT EDİP SAVCILIĞA BAŞVURACAĞIZ-
Eskiden insanlar eylemlere katılmakta gönülsüz kalıyorlardı. Şimdi telefonlarım susmuyor, ‘eyleme hazırız’ diyorlar. Bu iş bitmedi, bu iş böyle bitmeyecek. Dolayısıyla biz hukuka, adalete inanıyoruz. Cumhuriyet Mahkemelerine inanıyoruz. Yürütmeyi durdurma kararını çok önemsemiyoruz, çünkü haklıyız. Birinci partiyi KAP’a bildirdiniz, diğer dört parti cezayı niye bildirmiyorsunuz. Üst kademelerden ‘bize biraz nefes aldırın’ diye benim personelime telefon geldi. Yine bizi kandırmaya çalışıyorsunuz. Bunun cevabı ne olacak? Önümüzdeki pazartesiden itibaren ekipleri tekrar içeri sokup nerede kaçak inşaat varsa, bunların tespitini yapıp, mühürleme yapıp tekrar savcılığa suç duyurusunda bulunacağız. Ama tekrar ediyorum, masaya gelirseniz bu işleri çözeriz. Ereğli halkının hakkını vereceksiniz. İşçi maaşını, ikramiyeyi ödemek için sizin paranıza ihtiyacım yok. Onları yazarken utanır insan. Sizi ciddiyete davet ediyorum.”